6 Şubat 2013 Çarşamba

0 Hyundai i30 CW 1.6 CRDI Elite

type='html'>

Son yıllarda ciddi çıkış yakalayan otomobil firmaları arasında ön sıralarda bulunan Güney Kore merkezli Hyundai geçtiğimiz yıllarda Türkiye'de üretime başlayarak yerli üreticiler arasına da katıldı. Türk tüketiciler arasında popülerliği giderek artan markanın ürettiği otomobiller de her nesilde daha da büyük ilerleme kaydediyor.

Amerika kıtasında satışa sunulan Genesis ailesinin ardından ilk nesil i30 ile Avrupa pazarında iddialı oyuncular arasına katılan Hyundai'nin ikinci nesil i30 modelleri 2011 yılında tanıtıldı. Firmanın iyiden iyiye şekil alan yeni marka yüzüne sahip olan otomobile son olarak eklenen Cross Wagon modeli bir önceki testime konuk olan Renault Mégane Sport Tourer'ın doğrudan rakibi.


Dış Mekan


Yazının başında da belirttiğim gibi Hyundai'nin yeni marka yüzüne sahip otomobillerinden birisi olan i30 CW'da hatchback kardeşinin ön kısmı bulunuyor. Altıgen ön panjur, sis farlarının kenarına yerleştirilen LED gündüz farları, çekik farlar, kaputa doğru uzayan A sütunu, ve şişkin çamurluklar gibi tasarım detaylarıyla güçlü bir görünüme sahip olan otomobil gizlenmiş tavan rayları ile ince yapılı ve parlak yüzeyli kapı kollarıyla şık görünüyor.

16 inç çaplı jantlara sahip olan otomobilin yan aynalarına sinyaller entegre edilirken ön kısmından daha "Ağır" görünen arka tarafında yanlara doğru uzayan stoplar ve küçük bir spoiler görev yapıyor. Sportback gövde tipine yakın olan tasarımın özelliklerini de gösteren otomobilde kalın D sütunu ve küçük sayılabilecek sabit arka yan camlar bulunuyor. 4.485 mm boya ve 1.780 mm genişliğe sahip olan i30 CW'nun yüksekliğiyse 1.500 mm.


İç Mekan


Dışarıda olduğu gibi iç mekanda da marka kimliğini oluşturan Hyundai, i30 ailesinde de imzasını kullanmış. Çok fonksiyonlu direksiyon simidi ve orta konsolun kenarlarına dik olarak yerleştirilen havalandırma çıkışları diğer Hyundai modellerinden tanıdık. Tamamının üzerinde "Auto" yazan cam ve yan ayna kumanda düğmeleri de ortak parça kullanımından etkilenen aksesuarlar.

Özellikle ön konsolda kullanılan parça kalitesi yükselen otomobilin gösterge tablosunda iki büyük dairesel göstergenin ortasına renkli bilgisayar ekranı bulunuyor. Bu bölümde kullanılan mavi-beyaz aydınlatma kaliteli bir görünüm sunarken orta konsolun tamamen mavi aydınlatması eski Volkswagen modellerini andırmış. Müzik ve havalandırma sistemlerinin ekranlarında beyaz aydınlatma kullanılarak gösterge paneliyle uyum kolayca sağlanabilir.

Orta konsolun alt kısmına çakmak ve 12V priz ile birlikte USB, Aux ve iPod portlarını yerleştiren Hyundai buranın altında oldukça büyük bir kapaksız göz sunuyor. Vites konsoluna elektro-mekanik park freninin kumandası yerleştirilirken aynı bölgede biri kapaklı, diğeri açık iki göz bulunuyor. Ön koltukların arasında yer alan kol dayanağı ileri geri hareket ettirilebilirken kaldırıldığında ortaya oldukça derin bir göz çıkıyor.

C segmentinde sık görmediğimiz bazı donanımları da standart olarak sunan i30 CW'da metal görünümlü pedallar, elektrikli şoför koltuğu ayarı, deri kaplama gösterge tablosu siperliği gibi farklılıklar dikkat çekiyor. Aracın hoşuma gitmeyen nadir özelliklerinden olan direksiyon kolonu üzerindeki kumanda kollarıysa sanki 90'lı yılların sonundan kalmış gibi bir havaya sahip.

Arka koltuklarda geniş diz ve baş mesafesi sunan otomobilin bu kısmında havalandırma çıkışları bulunması olumlu. Üç kişi için kafalık ve üç noktadan bağlantılı emniyet kemeri sunulan arka koltuklarda bardaklık entegre edilmiş orta kol dayanağı da sunuluyor.

Oldukça değişken bir bagaja sahip olan otomobilde bagaj filesi ve metal separatör standart olarak sunulurken zeminin altı boydan boya gizli gözlerle döşenmiş. 528 litre hacimli bagaj arka koltuklar katlandığında 1.642 litreye kadar genişleyebiliyor.


Konfor


Tasarımla ilgili konular bir yana aracın konfor seviyesinin yüksek olmasını sağlayacak olan ayarların yapılması bambaşka bir bölümün konusu. Yolcuların keyifli bir yolculuk geçirmesini sağlamak tahmin edildiğinden çok daha zor olsa da Hyundai bu işi başarmış gibi görünüyor.

İlk nesil i30'da görev yapan 4 ileri vitesli otomatik şanzımanın yerini alan 6 ileri vitesli ünite C segmentinde son yıllarda oldukça popüler hale gelen yarı otomatik ünitelerden farklı olarak tork konvertörlü, tam otomatik bir şanzıman. Manuel kullanım modu da bulunan ünite konfor ağırlıklı ayarlara sahip olduğundan özellikle ilk hareketlenmede motorun devirlenmesiyle birlikte aracı yumuşak bir şekilde harekete geçiriyor. İlerleyen saniyelerde yaşanan vites geçişlerini hissedebilmek içinse çok dikkatli bir şekilde konsantre olmanız gerekiyor.

Sürücü için üç farklı direksiyon sertlik ayarı sunan i30 CW'da görev yapan koltukların oturma zeminleri oldukça geniş. Elektrik ayarlı sürücü koltuğunda yine elektrik ayarlı bel desteğinin olması da araca artı puan kazandırıyor. i30 ailesinin şık tasarımlı anahtarının cepte olması aracı çalıştırmak için yeterli ki bu da konfor bölümüne artı puanlar işliyor.

Başarılı havalandırma ve ses sisteminin yanında Bluetooth bağlantısı, USB, iPod ve AUX portları sunan araca birçok komutu sesli verebiliyorsunuz. Direksiyon üzerinde bulunan düğmeye basıldıktan sonra verilen radyo açma-kapama ve havalandırma ayarları gibi basit emirlere uyan otomobilin sadece ingilizce bilmesiyse herkesin hoşuna gitmeyebilir.

Arka koltuklarda katlanabilir kol dayanağıyla birlikte geniş diz ve baş mesafesi sunan otomobilin burada sunduğu havalandırma ızgaraları da konfor hanesine puanlar eklerken asıl ferahlığı standart olarak sunulan cam tavanı sağlıyor. Yağmurlu bir günde teslim aldığım test aracının güneşliği elektrik motorlarıyla iki yöne birden açıldıktan sonra iç mekana alınan ışık, siyah ağırlıklı yaşam alanına çok şey katıyor.

Dikkatimi çeken olumlu özellikler arasında arka koltuklarda oldukça alçak tutulan şaft tüneli boşluğu sayılabilirken öne doğru uzayan A sütunu sayesinde yüksek süratlerde bile rüzgar sesinin önüne geçilebilmiş. İç mekana beklediğimden çok yol gürültüsü alan otomobilin bu özelliği, büyük ihtimalle Hankook marka lastiklerden kurtularak kolayca çözümlenebilir. Konu sesten açılmışken motor sesinin iç mekanda büyük bir benzinli motor homurtusu gibi duyulduğunu da belirtmeden geçmeyeyim. Çıtı çıkmayan bir motora sahip olmasa da ünite sıcakken aracın Diesel olduğunu anlamak oldukça zor ki bu büyüklükte motorların


Sürüş


205 tabanlı ve 55 yanaklı lastikler ve 16 inç çaplı jantlarla donatılan i30 CW başarılı sürüş karakteristiklerine sahip. Orta-sert ayarlanan süspansiyon sistemi sağlam yapılı otomobilin iç mekanında rahatsız edici seslere neden olmazken geniş sayılabilecek yanaklara sahip olan lastikler darbe emilimi konusunda araca yardımcı oluyor.

Sertliği ayarlanabilen direksiyon sistemi yardımıyla sürücüsüne az da olsa sportif sürüş şansı tanıyan i30 CW'nun metal görünümlü pedal setine bakıldığında gaz pedalının yere sabitlendiğini görüyoruz ki bu özellik bile dinamik sürüşten hoşlananların yüzünü güldürebilir.

Aracın kaputu altında görev yapan 1.6 litre hacimli turbo Diesel motor 128 beygir güç, 260 Nm tork üretiyor. Elite donanımında standart olarak sunulan 6 ileri vitesli otomatik şanzımanla 0'dan 100 km/s sürate 11.7 saniyede ulaşabilen i30 CW maksimum 190 km/s sürate ulaşabiliyor. 1.385 kg ağırlığa sahip olan otomobilin şehir içi kullanımı ağırlıklı parkurda elde ettiği 7.3 litre/100 km'lik tüketim ortalaması Mégane Sport Tourer testimle elde edilenle neredeyse aynı. Aracın tüketimi, oldukça uzun oranlı olan 6. vitesi sayesinde otoyolda 5.5 litre/100 km seviyesine çekilebiliyor.


Fiyat/Donanım


Hyundai'nin Renault ile kapışması bu bölümde de devam ediyor. Geçtiğimiz haftalarda testime konuk olan Mégane Sport Tourer Privilège 1.5 dCi EDC'nin cam tavan opsiyonuyla birlikte ulaştığı fiyata, yani 61.100 TL'ye satılan i30 CW 1.6 CRDI Elite daha yüksek motor gücünün yanında opsiyonel donanımı olmaması gibi ilginç bir özellik de sunuyor.

Test aracının donanımında bulunan bütün kalemleri standart olarak sunan Hyundai bu pakete elektrikli cam ve aynalar, cam tavan, 6 ileri vitesli otomatik şanzıman, renkli yol bilgisayarı ekranı, çift bölgeli otomatik klima, yarı deri koltuk döşemeleri, elektrikli sürücü koltuğu, CD ve MP3 çalabilen ses sistemi, iPod, USB ve Aux girişleri, Bluetooth bağlantısı, bagaj içi sabitleme aparatları, değişken direksiyon modu, kendiliğinden kararan iç dikiz aynası, geri görüş kamerası, sesli komut sistemi, cruise control, yan ayna ve ön kapı kolları altında aydınlatma, metal görünümlü pedal seti, viraj içlerini aydınlatan sis farları, otomatik farlar, hem ön hem de arka park sensörleri, ABS, ESP, elektronik park freni, ön, yan ve perde hava yastıkları, sürücü diz hava yastığı, patinaj önleme ve yokuş kalkış desteğiyle fren destek sistemlerinin tamamını eklemiş.


Sonuç


Son yıllarda hızlı bir çıkış içerisinde olan Hyundai'nin Avrupa pazarında çok önemli bir yere sahip olan C Segmentinde bulunan modeli i30 ikinci nesliyle iyice olgunlaştığını kanıtlıyor. Tasarım ve performansın ardından kalite ve sürüş dinamikleri konusunda da Avrupalı rakiplerini yakalayan modelin fiyatı eskisi kadar düşük olmasa da diğer markaların opsiyonel olarak bile sunmadığı donanımlara sahip olması bu dezavantajını avantaja çeviriyor.


Fotoğraflar

Test sırasında çektiğim fotoğraflara buradan ulaşabilirsiniz.

0 yorum:

Yorum Gönder

 

ARABA RESİMLERİ,Modifiyeli Arabalar,Araba Modelleri,Otomobil Copyright © 2011 - |- Template created by O Pregador - |- Powered by Blogger Templates